Mevsimlerin en güzeli, en özleneni, en vazgeçilmezi…
Ne yaz, ne kış, ne de bahar…
İlle de tiyatro mevsimi…
* * *
Neden mi ?
Çünkü o gelince başımızdaki kara bulutlar yerini masmavi bir gökyüzüne bırakıyor!
Neden mi ?
Çünkü perde açan her sahnede içimizi aydınlatan eşsiz bir güneş doğuyor!
Neden mi ?
Çünkü alkışladığımız her tiyatro oyununda bir umut saklı!
Neden mi ?
Çünkü hayatın dayatmalarına karşı inatla meyve vermeye devam eden ağaçlar sadece bu mevsimde yetişiyor!
Kim bilir belki en çok unuttuklarımızı hatırlattığı için, belki de öteki beriki diye ayırmayıp her şeye rağmen “bir arada olmayı” öğrettiği için, belki de ilkleri, delilikleri en bol, en heyecanlı mevsim olduğu için…
Ne yaz, ne kış, ne de bahar…
İlle de tiyatro mevsimi…
* * *
Bugün günlerden 1 Ekim yani mevsim başlangıcı:)
Adına “tiyatro” denilen ve ömür boyu alınması salık verilen yaşam vitamininizi almak için hadi atın kendinizi sahnelere!
Tabi tiyatronun yanında sinema, müzik, edebiyat gibi diğer önemli vitaminlerinizi de almayı ihmal etmeyin.
Unutmayın sanat da aşk gibi ihmale gelmez.
Gidin, görün, keşfedin, yazın, okuyun, çekin, seyredin ama asla ertelemeyin.
Ne kendinizi ne de çevrenizi sağlıklı, keyifli aydınlık bir gelecekten mahrum bırakmayın.
Alkışı bol, umudu tükenmeyen aydınlık muhteşem bir sezon dileğiyle…
Yaşasın Tiyatro ! Yaşasın Özgür Sanat !
Leyla Bir Tiyatro Delisi’nden Sevgilerle :)
Çok samimi, içten bir yazı olmuş, emeğinize sağlık. Tiyatro Kursu İzmir
YanıtlaSilHarika bir paylaşım, büyük bir keyifle okudum. Teşekkürler.. Tiyatro Dersi İzmir / Tiyatro Kursu İzmir
YanıtlaSil