1 Ekim 2014 Çarşamba

Mevsimlerin En Güzeli "Tiyatro Mevsimi" :))


İşte yine en sevdiğim mevsim geldi çattı; Tiyatro mevsimi. Bu mevsim aslında amatöründen, profesyoneline, özelinden alternatifine, şehrine, devletine kadar birçok sahne, ekip, oyuncu, sanatçı için yeni başlangıçların, yeni telaşların mevsimi.



Geçen sezon sonunda prömiyer yapan oyunlardan tutunda yine prömiyeri ilk kez bu yıl ki İstanbul Tiyatro Festivali’nde gerçekleşen birçok oyun başta olmak üzere birçok yeni oyun seyircisiyle buluşmak için gün sayıyor.



Cibali Karakolu (İstanbul Şehir Tiyatrosu), Kalem (Tiyatro Artı), Kısasa Kısas (Tiyatro Pera), Dolu Düşün Boş Konuş (Oyun Atölyesi), Mikadonun Çöpleri (Gri Sahne), Sabırtaşı (Tiyatro Hâl), Kelebekler Özgürdür (Tiyatro Ak’la Kara), 11’e 11 (Emek Sahnesi), Başıbozuklar Zirvesi (Tiyatro Öteki Hayatlar) bunlardan sadece birkaçı.




Tabi aynı heyecan biz seyirciler içinde geçerli. Bizler de hem alkışlayacağımız yeni oyunları, hem de geçen sezondan beğenip bir kez daha görmek istediğimiz oyunları yeniden alkışlamak, her şeye rağmen sahnede öğrenip, sahnede umutlanmak, yeni anılar biriktirmek için sabırsızız.



Ayrıca son yıllarda gerek sahneleme teknikleri, gerek sahici dekorlar, gerek seyircilerin seyir halleri üzerine geliştirilen birçok çeşitlilikle birlikte her yeni sezon yeni sürprizleri de beraberinde getiriyor. Bu durumda bir yandan oyunun seyirci üzerindeki etkisini arttırırken bir yandan da oyunun bir parçası olduğunu hissetmesine ve daha çok keyif almasına neden oluyor.




Tiyatro aşkı gerçekten başka, bambaşka. Her sezon yineliyorum, hep yineleyeceğim. Tiyatronun sebep olduğu her şeyi çok ama çok seviyorum. Edindiğim dostlar, yüzünü görmeden yardım ettiğim, bir şekilde tiyatroya gitmesine sebep olduğum herkes bunlar benim mutluluk kaynağım. Mutlu etmeyi seviyorum. Gerek sürekli güncel tutmaya çalıştığım www.istanbultiyatrolari.com , gerek Tiyatro Sahnelerinde Ne, Nerede Ne Zaman ? facebook grubum, gerek twitter hesabım ve fırsat buldukça yazmaya çalıştığım aylık, dijital kültür sanat dergisi www.kuledibi.org ile sanata, gündeme ait ne varsa paylaşmaya bu sezonda devam edeceğimden şüpheniz olmasın.



Elimden geldiğince küçük büyük demeden tiyatro için kışkırttığım herkesten tek bir ricam var. Bu sezon kendinize, sevdiklerinize bir iyilik yapın. Yeni sahneler, yeni mekanlar, yeni oyunlar keşfedin. Sosyal medyayı boş kullanmak yerine biraz da nerede ne var, ne seyretmeli, okumalı, dinlemeli bunları öğrenmek için kullanın.



Mesela hafta sonları çocuklarınızı Pera Müzesi’ndeki, İstanbul Modern’deki etkinliklere, okuma ve yaratıcı drama atölyelerine götürün, birlikte oyun seyredin. Oyuncak Müzesi'nde zaman geçirin, imkanlarınız doğrultusunda "zaman" ayırın ve hayatı "yaşa"yın!



Bağzılarının ve bağzı şeylerin içinizi karartmasına izin vermeyin. Sanatın ışığı sizi nereye götürürse siz de oraya gidin!


Unutmayın;


Tiyatro sahnelerinin tek bir sahibi var o da tiyatro sanatçıları ve tiyatro sanatçısının yanında her zaman olması gereken de tek bir şey var o da seyirci.


Yeni sezonun bu ilk gününde tüm tiyatro delilerine, sanatçı dostlarıma muhteşem alkışlı, verimli bir sezon diliyorum.


Tiyatro aşkınaaaa! Tiyatro seni sevmek aşkların en güzeli…


Aşkla, sağlıcakla, en önemlisi sanatla kalın !



Bir Tiyatro Delisi'nden Sevgilerle!


Not : 2 yıl önce yazmış olduğum bu yazımı bundan sonra her yeni sezon başlangıcında güncelleyerek tekrar yayınlamaya çalışacağım:)