1 Ekim 2016 Cumartesi

Ne yaz, ne kış, ne de bahar… İlle de tiyatro mevsimi…

Her mevsimin ayrı bir güzelliği var elbet ama bilenler bilir ben en çok tiyatro mevsimini severim…
Çünkü bu mevsim benim için geleceğe umutla bakan türlü türlü nedenlerimin çoğaldığı, gördüğüm her yeni oyun haberiyle kalbimin kıpır kıpır olduğu anların başlangıcıdır.


Yeni bir oyun haberi, yeni açılan bir sahne, prömiyerlerine gideceğim günü iple çektiğim oyunlar bunlardan sadece birkaçı.
Sanat, günümüzde her türlü baskıya rağmen hiçbir zaman başını eğmeden dik duran, bize de dik durmayı, direnmeyi öğütleyen sihirli bir güç.


O nedenledir ki seyrettiğim her yeni oyunda bu sihrin etkisine kapılır, kimi zaman hüzünlenir, kimi zaman neşelenir ama en çok iyi ve aydınlık günlere karşı olan inancımı eksiltmek isteyenlere inat umut etmeye devam ederim.
Ne diyordu usta şiirinde;



“Sen de bir başkasına veriyorsun daha güzel
O başkası yok mu bir yanındakine veriyor
Derken karanfil elden ele.”



Benimde dileğim odur ki bu sezon ve daima sanatın aydınlık ateşinin etrafında toplanmaktan vazgeçmeyelim, sanat meşalelerini elden ele dolaştırarak ateşin büyümesini sağlayalım.



Ateş hiç sönmesin…

Ve

Her ne olursa olsun , her koşulda her şeye rağmen hep bizimle, bizle olsun sanat.


Alkışı bol, umudu tükenmeyen muhteşem bir sezon dileğiyle..


Yaşasın Tiyatro ! Yaşasın Özgür Sanat !


Bir Tiyatro Delisi’nden Sevgilerle!


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder