Niye bizden olmayan, bize fazla.
Aynı dünyada, aynı toprak üstünde yaşamak bu kadar mı zor.
Biz değil miydik bir zamanlar ayrımlar olmadan bir arada yaşayan.
Kederler, sevinçler ortak değil miydi?
Ne geldiyse başımıza hep bu ikilik sevdasından gelmedi mi?
Acının, ölümün, sevginin, dili, dini, milleti olur mu?
İnsan değil midir aslolan…
Neden bu kadar öfkeliyiz?
Yaşanan her savaşın geleceğimizden çaldığının farkında değil miyiz?
Gözlerimizi kör eden bu nefretin sebebi ne?
Neden bakış açımız kısıtlı, neden daha geniş, daha büyük bir pencereden bakamıyoruz etrafımıza.
Zulmün tohumunu beslemek yerine, umudun, barışın çiçeklerini yeşertsek ya...
İçimizdeki bu mübadeleye artık bir son vermemiz gerek.
Çünkü geçmişte yaşanan acıları, geleceğe taşımanın bugüne dek, bize kazandırdığı
hiçbir şey olmadı, bundan sonra da olmayacak. Nefret tohumlarını sulamaktan
vazgeçmenin, zeybeği sadece efelerin dansı olarak değil, tüm dünyanın dansı olarak
anmanın zamanı çoktan geldi de geçiyor bile..
İşte senin, benim hikayemiz değil, İzmir’in de hikayesi değil Tiyatro Pera’nın “Ah
Smyrna’m, Güzel İzmir’im” oyununda anlatılanlar…
O unuttuğumuz, bir arada sen, ben demeden “biz” olarak yaşadığımız günlerimizin
hikayesi.
Ve inanın zor değil “biz” olmak, bir arada gülmek, bir arada nefes alabilmek.
Yapmamız gereken tek şey; Güneşi gecede aramak yerine, günü birlikte karşılamak…
Eskiden olduğu gibi…
Tiyatro Pera Güncel Oyun Takvimi İçin;
www.tiyatropera.com
www.tiyatropera.com
Bu yorum yazar tarafından silindi.
YanıtlaSilYapmamız gereken tek şey; Güneşi gecede aramak yerine, günü birlikte karşılamak…
YanıtlaSilYüreğine sağlık, duygularıma tercüman olmuş kaleme döktüklerin. İzlediğinde de gözlerinden dökülenler yüreğini ıslattı. Biliyorum ... Bu mozaik coğrafyada birlikte olmanın, birlikte kaygısız ve koşulsuzca paylaşımaların, sevdaların yarım kalmadığı geleceğin getirdiği güzel günlere, güneşin sofrasında buluşmak ümidiyle..